Keşke bu kadar üşümese yüreğim…




İthafen..

Ulaşamayacağım kadar uzaksın benden, ama hep ulaşabilecek kadar yakın olmak istedim..

Bu dilekle başlamak istiyorum yazıma. İnşallah ulaşabileceğim kadar yakınımda olursun, özlemeyeceğim kadar uzağımda..

Bayramların kokusu hiç burnumda gitmedi çocukluğumdan beri. Şimdi özlediğim o güzel günler hep öyle sıcak, öylesine sevecen kalmış bende. Nedensiz özlediğimi düşünüyordum önceleri. Ama aslında ne çok nedeni varmış o eski güzellikleri özlememin biliyor musun? Bunu neslimin insanını tanıdıkça daha iyi anlıyorum. Hiç kimse bana çıkar amaçlı yaklaşmamış. Kimse yüzüme gülüp arkamdan kuyumu kazmamış, kimse kalbimi kırmamış, kimsenin kalbini kırmamışım…
Acaba diyorum çocukken masumluğumuzdan dolayı mı yaşamanın lezzetini böylesine yoğun tadıyorduk? Belki de büyüdükçe kirlettik bu masumiyeti, kim bilir? Sahibi olduğumuzu sandığımız dünyayı, hayallerimizi, huzurumuzu, mutluluklarımızı ve bencilliğin altında ezilen paylaşım duygularımızı kirlettik belki de…
İnsanlara güvenmeyi hep kendime ihanet bildim ve ihanetlerin  nasıl can acıttığını öğretti bana hayat..
Keşke bu kadar üşümese yüreğim… keşke….

Heyhat!
Günümün insanına limanda kalmış bir yolcu gibi bakıyorum. İnsanlar arasında kaldım bir başıma ve zirveden eteğe düşen, düştükçe büyüyen kara bir zihniyetin hedefindeyim sanki. Yalan sevda masalları sarmış dört bir yanımızı, iki günlük duyguların iki yüzlü halinde menfaatle beslenen sevgilerin arasında kalmışız… 

Ama bir gün perde iner, maskeler düşer ve oyun biter…

“Söylenmedik sözler var dilimde
Paramparça olmuş bir kağıt içinde duygularım
Düşünsen suç, düşünmesen ceza yazılı, köşeye atılan kağıtta
Belki de hiçbir şey için geç değil
Belki de çoktaaan geçti zamanı
Ahhh
Sığınabileceğim kuytularda sadık bir dostum olsa
Yok..
Bir de yüreğim sözden anlasa..”

Bana bu duyguyu yaşatan sana teşekkür ederim

Bayramınız kutlu olsun

26.11.2009 - HAMBURG

Yorumlar