Ey unutuş! Kapat artık pencereni!
Bugün unutmaktan bahsedeceğim
Sevgili Dostum Emel’e…
İnsan bir şeyi unutmak
için kendisini ne kadar zorlarsa o şey insanın beyninde kıvrımlara yerleşiyor
daha bir sıkı. Unutmak isterken daha bir hatırlıyor insan, daha bir acıyor
kalbinin yaralı köşesi..Keşke unutmayı istemekle başarabilsek unutmayı. Hatta
bilgisayardaki gibi bir “delete” tuşumuz olsa ve ufacık bir dokunuşla silip
atsak hatırlamak istemediğimiz yaşanmışlıkları.
Birçok insan, unutmak
eğilimiyle kendisine acı veren zamanlardan, kötü kalpli korsanlardan uzaklaşmak
istiyor. Hatta aynadaki kendi yüzünü, hatta kendini unutmak isteyenler bile
var. Zaten unutmak olmasaydı çekilir miydi hayat? Fakat unutmayı zaman aşımına
bırakmak en iyisi sanırım. Bazen unutmak istemediklerimizi de unutmuyor muyuz?
Buna kim engel olabilir ki!
Ahmet Muhip Dranas
“Olvido” şiiriyle ne de güzel anlatıyor unutuştaki şifayı:
…
Ey unutuş!
Kapat artık pencereni,
Çoktan derinliğine çekmiş deniz beni;
Çıkmaz artık sular altından o dünya.
Bir duman yükselir gibidir kederden
Macerası çoktan bitmiş o şeylerden.
Amansız gecenle yayıl dört yanıma
Ey unutuş! Kurtar bu gamlardan beni
Çoktan derinliğine çekmiş deniz beni;
Çıkmaz artık sular altından o dünya.
Bir duman yükselir gibidir kederden
Macerası çoktan bitmiş o şeylerden.
Amansız gecenle yayıl dört yanıma
Ey unutuş! Kurtar bu gamlardan beni
…
İnsan unutmak için gücünü
boş yere harcamamalı bence. Zaten unutuş bile bir nevi hatırlamaktır unutmak istediklerimizi.
Zaten hafızamıza yaşanmışlıkları yükleyen zaman, hafızamızın aynasındaki
sırları da dökecektir zamanla. Bir gün sadece puslu aynalardaki gördüğümüz
siluetimiz gibi kalacak yaşanmışlıklarımız…Kederli anılarımız kaybolup gidecek
hafızamızın karanlığında..
İstersen sen
unut her şeyi, hatta kendini. Ama ben unutmayacağım hiçbir şeyi. Hatta
anımsayarak daha da güçlü olacağım. İçimdeki küskün hışırtıları da
dinlemeyeceğim artık.
Unutmayalım,
daima yaşananlar zamana karışır. İnsan yeni acılar yaşamak için, eski acılara
alışır.
…
Telgrafın
tellerine kuşlar konmuyor artık
Her dal deli
ayrılığınla eğilmiş
Sen misin
gönlümde taşımaya mahkum olduğum kördüğüm?
Sen misin
doğan güneşimi çalıp kaçan rüyalarda gördüğüm?
Kar yağınca
çevrene, kimbilir hangi kollar ısıtıyor seni artık
Unutma!
Ben çıkmaz
bir sokak isem
Sen sadece
korkaksın
Unutmayı da
anlatabilir misin bana?
15.01.2010 - HAMBURG
Yorumlar
Yorum Gönder